Evelyne, 2012 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden Notre Dame de Namur Üniversitesi kampüsündeki TALK San Francisco’ya geldi. Notre Dame de Namur Üniversitesi‘nin İşletme Yüksek Lisans programından şartlı kabul mektubu aldıktan sonra ABD’de eğitim görmeyi planlamıştı. NDNU’da yüksek lisans öğrencisi olmadan önce TALK-SF’de yabancı dil olarak İngilizce eğitimi aldı. Evelyne ile bir araya gelerek ABD’deki yaşamına geçiş sürecini sorduk. Söyleyecekleri şunlardı…

Eski TALK-SF öğrencisi Evelyne Mbandi Notre Dame de Namur Üniversitesi deneyimi hakkında

1. ABD’de bir yüksek lisans programını tamamlamak isteyen öğrencilere ne gibi tavsiyeleriniz var?
   ABD’de yüksek lisans programını tamamlamak isteyenlere ilk, son ve tek tavsiyem, hazır olduğunuzdan emin olun!!! Bana kesinlikle “neden?” diye soracaksınız. Çünkü özellikle ana diliniz İngilizce değilse bu çok zorlayıcı bir süreçtir. Bu nedenle, lütfen zorluklarla yüzleşmeye ve zor anlardan geçmeye hazır olduğunuzdan emin olun; geleceğinizi bu şekilde inşa edersiniz.
2. TALK’taki deneyiminiz MBA programınıza hazırlanmanıza nasıl yardımcı oldu?
   TALK’taki deneyimim bana MBA programı için çok önemli olan iş dünyası ile ilgili kelimeleri öğreterek yardımcı oldu. Notre Dame de Namur Üniversitesi’ndeki TALK-SF’ye bir yıl önce başladım. Zaman geçtikçe direktör ve öğretmenlerle tanıştım ve onları gelecek planlarımdan haberdar ettim. Seviye 8’i tamamladım ve Seviye 9’da derslerim sadece kitaplara göre genel İngilizceye değil, aynı zamanda beni yüksek lisans öğrencisi olmaya hazırlamak için bilmem gerekenlere göre iş kelime bilgisi, power point sunumları, proje ödevleri vb. üzerine odaklandı. Beni ABD’de bir yüksek lisans öğrencisi olarak hayatla yüzleşmeye hazırladığı için bu okula her zaman minnettar olacağım.
3. En sevdiğin ders hangisi? Neden?
   En sevdiğim ders Profesör R.J Hernbroth ile Organizasyon ve Yönetim Teorisi. Bu dersi gerçekten seviyorum çünkü profesörün ders anlatma şekli beni rahatlatıyor. Ayrıca, sınıf arkadaşlarım kişisel deneyimlerini paylaşma ve atmosferi çok motive edici tutma konusunda çok aktifler. Her dersten bir şeyler öğreniyorum ve derste öğrendiklerimizi bir sonraki ders için ödev olarak kağıtlara dökme fikrini çok seviyorum. Bu beni dersin gelişimi konusunda güncel tutuyor ve bazı şeyleri unutmamı zorlaştırıyor.

4. Programınızda Amerikalı arkadaşlar edinmek kolay mı? Bizimle bir deneyiminizi paylaşır mısınız?
   Amerikalı arkadaşlar edinmek kolaydır çünkü Amerikalılar çok arkadaş canlısıdır. Notre Dame de Namur Üniversitesi’ndeki ilk okul günümde yaşadığım deneyimi sizlerle paylaşacağım. Çoğunlukla lisans öğrencileri için olan ancak benim MBA programım için ön koşul olarak aldığım bir istatistik dersindeydim ve kitabım yoktu. Profesör kitabı olmayan öğrencilerden kitabı olanlara daha yakın oturmalarını istedi. Bu şekilde kendimi ilk sırada, kitabı olan çok arkadaş canlısı bir kızın yanında otururken buldum. Kursun amacı doğrultusunda onun kitabını kullandık ve sonra ona kitabı nereden aldığını sordum. Bana kitabı nasıl alabileceğim konusunda ihtiyacım olan tüm bilgileri verdi ve adını, e-posta adresini ve cep telefonu numarasını da verdi. Bu, onunla aramızdaki arkadaşlığın başlangıcıydı ve bugün hala sınıfta ve ödev yaparken eğitim merkezinde aynı masada oturuyoruz.
5. San Francisco Körfez Bölgesi’nin nesini seviyorsunuz?
   Bir yılı aşkın süredir burada yaşadıktan sonra, Bay Area’da yaşamaya alıştığımı itiraf etmeliyim. En çok sevdiğim şey Santa Cruz, Half moon Bay veya Napa Vadisi gibi bazı yerlerin sunduğu manzara. Kesinlikle herkese bu yerleri ziyaret etmelerini öneririm çünkü buralar hem göz hem de kalp için bir zevk.