Atlanta’da Yapılacak Şeyler
Georgia eyaletinin başkenti olarak bilinen Atlanta, birçok tarihi simge ve mekana sahiptir. Burası oldukça kalabalık, enerjik ve modern bir şehirdir ve Atlanta’da TALK ‘taki çalışmalarınızla meşgul olmadığınız zamanlarda keşfetmeye değerdir.
500’den fazla deniz ve tatlı su türüne ev sahipliği yapan Georgia Akvaryumu ile başlayalım. Georgia Akvaryumu 10 milyon galon su ile 2005 yılında ilk açıldığında dünyanın en büyük akvaryumuydu. Bu akvaryumun en popüler manzaraları 4 manta vatozu, 11 şişe burunlu yunus, 4 beluga balinası ve 4 balina köpekbalığıdır. Eğer ders çalışmaya ara vermek istiyorsanız, akvaryum TALK Atlanta öğrencileri için harika bir gün olacaktır.
The World of Coca-Cola, The Coca-Cola Company’nin tarihi hakkında büyüleyici, kalıcı bir sergidir. Atlanta, Coca Cola’nın dünya merkezidir ve The World of Coca-Cola müzesi, Atlanta, Georgia’daki Pemberton Place’de bulunan genel merkezlerinde yer almaktadır. İçeceğin başlangıcından bu yana birçok ünlü Coca-Cola reklamı – basılı kampanyalar, reklam panoları ve posterler ve TV reklamları burada gösterilmektedir ve bu Atlanta dönüm noktasını herkes için harika bir eğlence haline getiren fabrika ziyaretlerinin yanı sıra her türlü ilgili cazibe merkezi de bulunmaktadır.
Centennial Olimpiyat Parkı, halka açık olan 21 dönümlük devasa bir parktır. Bu park Atlanta şehir merkezinde yer almaktadır ve ilk olarak Atlanta Komitesi tarafından 1996 Olimpiyat Oyunlarında kullanılmak üzere inşa edilmiştir. Atlanta Olimpiyat Parkı her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlamaktadır ve havai fişek gösterileri, müzik konserleri ve Bağımsızlık Günü konserleri de dahil olmak üzere birçok farklı etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır. Görmek istediğiniz ve Parkta rezerve edilmiş bir gösteri veya oyun bulun ve Centennial Olimpiyat Parkı olan eğlence ve tarihi deneyimlediğinizden emin olun.
Margaret Mitchell Evi ve Müzesi
Atlanta, tüm zamanların en popüler romanlarından biri olan “Rüzgar Gibi Geçti “yi yazan büyük yazar Margaret Mitchell’e ev sahipliği yapmıştır. Atlanta’da geçen roman, kölelik meselesi yüzünden Kuzey’le savaşan Güney’in bakış açısından anlatılan Amerikan İç Savaşı’nın hikâyesidir. Margaret Mitchell Evi ve Müzesi, Amerika’nın bu tarihi dönemi hakkında daha fazla bilgi edinmek ve elbette Pullitzer Ödülü kazanan “Rüzgâr Gibi Geçti “nin yazıldığı evi görmek isteyenler için mükemmel bir yer, çünkü bu ev Margaret Mitchell’in eviydi. 1997’de müzeye dönüştürülen bu 3 katlı, yüzyılın başında inşa edilmiş Tudor Revival binası Atlanta sakinleri tarafından çok sevilmektedir. Büyüleyici, zamansız hissi ve muhteşem tasarımı ziyaretçilere geçmiş bir dönemin deneyimini yaşatmaktadır.
Atlanta’da halka açık bir başka atmosferik ev de saf zarafetiyle dikkat çeken Kuğu Evi’dir. Atlanta’nın en çok fotoğraflanan ve tanınan simge yapılarından biri olan malikane, 1928 yılında pamuk komisyonculuğu servetinin varisi Edward H. Inman için klasik tarzda inşa edilmiştir. Mimar Philip Trammell Shutze tarafından tasarlanan malikane, 1920’lerden 1930’lara kadar Güneyli toprak sahipleri ve girişimcilerden oluşan son derece zengin sınıfın yaşam tarzına bir bakış sunuyor. Tamamen restore edilmiş bu tarihi ev, nefes kesici manzaralara, muhteşem çeşmelere sahip güzel bahçelere sahiptir. Swan House’da düzenli olarak ‘açık ev’ günleri ve özel turlar düzenlenmektedir.